Özgür Urfa
Çocuklar yaşasın, yaşasın çocuklar
Savaşlardan, yoksulluktan ve hastalıklardan ölen çocuklar için, yeterli beslenemeyen, tedavi edilmeyen ve cezaevlerinde büyümek zorunda kalan çocuklar için, okula değil işe gitmek zorunda bırakılan tüm çocuklar için onlara yaşanası bir ülke ve dünya bırakma borcumuz var.
Saldırı, sansür, seçimler
Kısıtlama ve yasaklama kararlarını geçen ay yürürlüğe giren sansür yasasıyla birlikte düşününce önümüzdeki dönem tüm toplumsal meselelerde buna benzer ve belki daha da radikal müdahalelerle karşılaşmak sürpriz olmayacak.
Son söz savunmanın
Politik davaların sonuçlarının hukuksal değerlendirmelerle değil politik atmosferle ve siyasi tercihlerle belirleneceği su götürmez bir gerçek. Tıpkı verilen kararların da aynı şekilde politik atmosferin değiştiği dönemlerde tam tersine döndüğü gibi.
Enes’in katili saray düzeni
"Türkiye tarikatlardan, cemaatlerden, Saray’dan büyüktür. Gelin bu düzene hep birlikte, örgütlü mücadeleyle karşı koyalım."
Rakibi zayıflatmayan hamle güçlendirir
Yasaları gündelik ihtiyaçlarına göre yap boz tahtasına çeviren siyasi iradenin amacının seçimler öncesi alan temizliği yapmak olduğu açıkça ortadayken iktidarı güçlendirecek her türlü hamleden vazgeçilmesi zorunlu bir toplumsal ihtiyaç.
'Af' vaadinin popüler cazibesi
Bağımsız ve tarafsız bir yargı sisteminin inşası ile politik yargılamalarda tutuksuz şekilde olmak üzere tüm davalarda adil yargılanma hakkı derhal tesis edilmelidir. Bu somut çözümü hedeflemek yerine “af” gibi popülist söylemlerin geliştirilmesi ise hali hazırdaki adaletsizliklerin derinleşmesinden başka bir sonuç doğurmayacaktır.
Bir cinayetin anatomisi: Çetin Kaya'yı kim öldürdü?
Bu dava dosyasında tetiği çekenin kim olduğu en baştan belliydi ama katil elbette yalnız değildi. Faili polis olan her cinayetten sonra arkalarındaki siyasi irade ile cezasızlığı kural haline getiren yargı erki aslında azmettiriciliğin bizatihi kendisi haline geldi.
İşçi davalarının akıbeti
İşçilerin açtığı davaların çoğunluğu lehe sonuçlanmaktaysa da bu tablonun farkında olan işverenler ve siyasi iktidar, iş kanunlarında değişiklik yaparak tepki çekmek yerine tabloyu kendi lehlerine çevirecek farklı bir yolu tercih etmekteler. Verilere göre, davalar işçiler lehine sonuçlansa da yıllar süren yargılamalar başlı başına işçiler açısından zarar sonucu doğuran nitelikte.
Seçim güvenliği üzerine
Sandık güvenliğini de içeren ama bunun çok ötesinde seçimin güvenliğinin ancak halkın örgütlü ve aktif şekilde vereceği siyasal bir mücadelenin ürünü olabileceği fikrini tüm topluma yaygınlaştırıp ikna ederek hareket ettirebilme görevi önümüzde durmakta.